Barney Stinson… Ted Mosby’nin en iyi arkadaşıdır. Her ne kadar Marshall bunun aksini iddia etse de… Barney çılgın durumlar yaratmayı ve sonra bu durumları oturup izlemeyi seven biridir. Her ne kadar The Early Show onu tamamen nedensiz yaşayan biri olarak tanımlasa da Barney yaşamını, “Limon Yasası”nı (Lemon Law) da içeren bir kurallar bütünü olan “Kanka Kanunu”na (Bro Code) göre sürdürür. (İlerleyen bölümlerde bu kanunları detaylarıyla paylaşacağız)
Barney Stinson 1976 doğumlu. Beyaz bir annenin, kim olduğunu hatırlamadığı bir adamdan dünyaya getirdiği ikinci oğlu. Barney’nin eşcinsel ve zenci bir ağabeyi var. Anneleri aynı babaları farklı. Barney babasının ünlü sunucu Bob Barker olduğunu düşünüyor. Annesine babasının kim olduğunu sorması üzerine, annesi televizyondaki Bob Barker’ı gösterince Barney böyle bir izlenime kapılmıştır.
Barney ayrıca iyi bir illizyonisttir. Arkadaşları nefret etse de en sevdiği numaralar ateş içerenlerdir. Barney numara ve sihirlerini genelde kız tavlamak için kullanır. En çok başvurduğu kız tavlama yöntemi, onlara kendisi hakkında süslü ancak tamamen yalan yanlış hikâyeler anlatmaktır, bazense takma adlar kullanır. (En efsanesi ‘Lorenzo von Matterhorn’)
Hayatında sadece 1 kere aşık olmuş, -iddiasına göre bu sadece bir yanılgı- o da Shannon isminde bir garsona. Birlikte barış gönüllülerine katılıp, iyilik yapacaklarmış ancak Shannon’ın Barney’i takım elbiseli bir adamla aldatması, ”Barnacle” günlerin başlangıcı olmuş.
Kadınları, egolarını tatmin ederek tavlıyor. Kızılcık suyu içen kadınları tahmin edip, bu yönde bir kız tavlama taktiği geliştirebiliyor. Manikür ve pedikür yaptırıyor. Solaryuma ve masaja gidiyor. Lazer oynamayı çok seviyor. Hasta olduğunda bir bebek gibi davranıyor ve felsefesi de, hasta olduğunda hastaymış gibi değil muhteşemmiş gibi davranmak.
Takım elbiseler onun için çok önemli, bir eğlence ve harika görünüm kaynağı. Bu yüzden cenazelerde asla takım elbise giymiyor.Mimarlığın havalı bir meslek olduğunu düşünüyor. Evinde, ışıklı bir köşede gösterime sunulmuş bir porno koleksiyonu, kapağı inmeyen bir klozet, iki kişilik yatağında bir yastık, iki dev ekran televizyon var ve hiç yiyecek yok.
Barney’nin kendine özgü cümleleri
Barney, en çok akılda kalan cümlesini, ilk kez dizinin ilk bölümünde arkadaşlarına onun gibi giyinmelerini belirterek söylüyor: “Takım elbise giy!” (Suit up!). Daha sonra bu kalıbın Shannon’dan ayrılırken gördüğü, televizyondaki bir takım elbise reklamından geldiğini öğreniyoruz. Dizinin yaratıclarından Thomas’a göre bu kullanım, Barney’nin takım elbiseyi “sürüden ayrılan bir süperkahramanın kostümü” gibi görmesinin bir işareti.Cümle, birçok bölümde tekrarlandı ve Cadılar Bayramı’nda Ted’e yedek pilotu olması için “Uçuş takım elbisesi giy!” (Flight suit up!) ve “Senin için penguen takım elbisesi bile giydim!”, yine Ted’i kışın Central Park’ta bir igloo yapmaya davet ederken “Kar takım elbisesi giy!” (Snow suit up!) ve Robin ile Lily bir lise mezuniyet balosuna giderken “Hafifmeşrep ol!” (Slut up!) gibi Barney genelde ne giyilmesini istiyorsa ona göre uyarlandı. Hatta cümle Facebook’ta bir “Uluslararası Takım Elbise Giyme Günü”nün düzenlenmesine bile yol açtı.
“Takım elbise giy!” cümlesinin yanında Barney, sıklıkla arasına “Bekleyin” ekleyerek, bir çok durumu genelde “Efsanevi!” olarak betimler. Örneğin dizinin ikinci sezonu “Efsa – Bekleyin!…” sözüyle bitmiş ve üçüncü sezonu “…nevi olacak!” sözüyle başlamıştır.
“Muhteşem”liğini öne çıkarmak için özenle hazırlanmış ahlaksız hikâyelerini “Gerçek bir hikâye.” sözüyle beraber anlatır. Ayrıca ne iş yaptığı ne zaman sorulsa kısa bir kahkahayla beraber “Lütfen!…” cevabını verir. Kardeşi James’e, nasıl ikisinin farklı ten renklerine sahip olduklarını sorduğunda o da aynı yanıtı almıştır. Düşüncelerinin inanılırlığını arttırmak amacıyla istatistikler uydurur ve genelde bu istatistik “83″ sayısını içerir. Avukat arkadaşı Marshall ise bu istatistiklerin saçmalıklarını bulduğunda kendi lafını söyler: “Haklandı!”
Barney sıklıkla “Çak!” kelimesinden farklı cümleler türetir: “Tekrar çak!”, “Telefonda çak!”, “Sessiz çak!”, “Çerçeveyi dondurarak çak!”, “Teorik olarak çak!”, “Kelimelerle çak!”, “Bileklerle çak!”, “Kendi kendine çak!”, “Ayaklarla çak!”, “Pençeyle çak!”, “Üzgün çak!”, “Kapıya çak!” gibi. Bir diğer kalıbı olan “Nabeeeeeer?” dediğinde ikinci heceyi uzatır, çok tiz bir tonda söyler ve ardından yine birinden ona çakmasını ister.
Barney, biri ona güya yapılamayacak bir şey olduğunu söylediğinde “Meydan okumanı kabul ediyorum!” cümlesini de sıkça kurar. Genelde bu olay, “meydan okuyan”ın aslında gerçekten meydan okumak istemediğini açıklaması ancak Barney’nin buna inanmamasıyla devam eder. Dördüncü sezondan itibaren Barney, bu cümleyi “Meydan okuma kabul edildi!” şekline dönüştürmüştür.
Daha fazla detay için http://tr.wikipedia.org/wiki/Barney_Stinson
Yorum Yazın