Bugün, yani 19 Ocak 2018 tarihinde Fenerbahçe Spor Kulübü, başkan Aziz Yıldırım’ın fotoğrafı ile yeni bir sponsorluk anlaşmasını duyurdu. Başkanın yanında sponsor olan firmanın sahibinin de fotoğrafı vardı. El sıkışıyorlardı…
O el sıkışılan, sponsorluk anlaşması yapılan kişi; bundan tam 2.392 gün önce Fenerbahçe’ye kumpas yapan ekip ile işbirliği içerisinde, kendisini Fenerbahçeli bir kişi ve kulübe faydası olmuş bir kişi olarak suçluyordu… Şimdi sponsor oluyor ama 2.392 gün önce, tarih 3 Temmuz 2011’i gösterirken, Türkiye Futbol Federasyonu başkanı sıfatı ile Fenerbahçe’ye kara atmaya çalışanların kayığına biniyordu.
Ve bugün o eli sıkan, sponsorluk anlaşmasını duyururken pişmiş kelle gibi sırıtan sayın başkan Aziz Yıldırım ne diyordu o zaman: “Ne şikesi kardeşim, memleket elden gidiyor!“…
Ne şikesi kardeşim, memleket elden gidiyor! Fenerbahçe üzerine oynanan büyük bir oyun var. Bu işin içinde başka bir oyun var. Fenerbahçe Türkiye’deki yıkılmaz son kaledir. O kaleyi ele geçirmelerine izin vermeyiz, izin vermeyeceğiz! diyen Fenerbahçe camiası bu haksızlığın üzerine tek başına gitti. Ne hükümet, ne diğer STK’lar, ne futbol camiasından birileri, ne sözde ebedi dostları denen camialar… Birçoğu sırtını döndü, görmezden geldi, Fenerbahçe ve Türkiye’yi ele geçirmeye çalışan cemaatin kayığına bindi… Dimdik durdu Fenerbahçe taraftarı, Fenerbahçe camiası… Mustafa Kemal’in askerleriyiz diye haykırdı dört bir ağızdan… Direndi… İnat etti… Vermedi o kaleyi…
Daha neler yaşandı… Ne hakkı yendi Fenerbahçe’nin… Bunlar yaşanırken başkan olarak çoktan miyadını dolduran Aziz Yıldırım’a yapılanlar için tüm camia karşı çıktı. Aziz Yıldırım’a Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olduğu için destek verdi, arkasında durdu, sahip çıktı… Gel zaman git zaman köprünün altından çok sular aktı. Köprünün altından sular akarken, sayın başkan Aziz Yıldırım da kendisini kaf dağında görmeye başladı. Sandı ki, insanlar kredisi bitse de Aziz Yıldırım için sokaklara çıkıyor, destek veriyor, onu destekliyor… O Fenerbahçe Başkanı olduğu için insanların kendisine sahip çıktığını, desteklediğini, destek için sokaklara çıktığını ve unutmadığını, unutturmadığını kendisi unuttu!
Şimdi, bugün… 2.392 gün önce yapılmaya çalışılanları başkan Aziz Yıldırım unutmuş. O polis ifadesi alınırken çekilen fotoğrafının gazetelere servis edildiğini unutmuş. Aziz Yıldırım şike yaptı dediklerini unutmuş. İçeride suçsuz yere 1 sene yattığını unutmuş. Ona dost görünen insanların kendisini sözde şike itiraflarıyla sağa sola şikayet ettiklerini unutmuş. Fenerbahçe camiası kendisine sonsuz destek verdiği için kendisini güçlü hissederek şu anda sanırım herşeyi unutmuş… Ve anlıyoruz ki; kendisini hapse atıp, Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığından etmeye çalıştıklarında karşısına aday olarak çıkan, bugün sponsorluk anlaşması yaptığı o Mehmet Ali Aydınlar’ın “Başkan olursam şike yapmayacağım” şeklindeki aşağılık, Fenerbahçe üzerine oyunlar oynayanların kayığına bindiğini gösteren, Fenerbahçeli sporcu, teknik adam ve yöneticilerin emeklerini tutup kenara atan demeçlerini de unutmuş! Bugün sponsorluk anlaşması yaptığı o adamla ilgili kendi söylediği “O adam bu kapıdan içeri giremez” sözlerini unutmuş!
Aziz Yıldırım bugün Fenerbahçeliliğini, Fenerbahçe camiasının şerefini, haysiyetini, itibarını, ruhunu unutmuştur!
Fenerbahçe Spor Kulübü tüzüğü 38. maddesinde başkanın görevleri arasında; “Fenerbahçe Spor Kulübün manevi ve tüzel kişiliğini temsil eder” denir. Bugün Aziz Yıldırım artık Fenerbahçe’nin değerlerini, manevi kişiliğini temsil etmeyi bırakmıştır! Dolayısıyla fiili olarak Aziz Yıldırım Fenerbahçe Başkanlığı’nı bırakmıştır.. Buna uygun davranmamakta ve Fenerbahçe’nin manevi şahsiyetini zedelemektedir.
Aziz Yıldırım ve yönetimi Fenerbahçe’nin değerlerini, maneviyatını, kendi içinde olsalar da yaşadıkları sıkıntıları, yapılmaya çalışan karalamaları, yenilen hakkını, kendileri için sokaklara dökülen taraftarları, yeri geldiğinde Fenerbahçe’yi hayatta herşeyden öteye koyan büyük camiasını yok saymıştır, saymaktadır. Bugün olanlar Fenerbahçe’ye ihanettir!
Onlar unutsa da, FENERBAHÇE CAMİASI kendisine yapılanı unutmaz! Er-geç hesabını sorar…
Zamanında eski bir Başbakan’a ne demiştik: SANDIKTA GÖRÜŞÜRÜZ MESUT BEY!
Sayın Aziz Yıldırım uyarımızı dikkate alınız: SANDIKTA GÖRÜŞÜRÜZ AZİZ BEY!!!
Yorum Yazın